Turkiye, en iyi gazetecilerinden birini kaybetti bugun..
Oyle biri ki, olumuyle toplumun her kesiminden uzuntu mesajlari yagdi ekranlara.. Onu hep
guleryuzuyle hatirlayan arkadaslari, meslektaslari guzel anilarini paylastilar
gece boyunca..
Onu ilk olarak, dunyada ulasilmaz gibi gorunen liderleri, kucuk
bir kutunun icinde evlerimize tasidigi roportajlariyla tanidik.. Yaklaşık 1
saat suren programlari o kadar akici ve merak uyandirici olurduki,
baslamasiyla bitmesi bir olurdu ama sanki kendi bilgi birikiminden ve akillica
hazirlanmis sorulardan dunya gundemi ‘zip’lenmis gibi bize aktarilirdi o kisa
surelerde..
En guzeli de sloganiydi.. Her hafta programi bitirirken, o her
zamanki tatli mimikleriyle soyle derdi Birand: 'Aman haftaya kimselere randevu
vermeyin!’..
Degisik uslubu ve haber acisindan doyurucu, zengin icerikli
yayinlarinin yaninda, yetistirdigi bircok basarili gazetecinin, bayragi onun
biraktigi yerden ileriye tasiyacagini bilmek guzel.. Bu bayrak yarisinda
pusulalari suphesiz ki Mehmet Ali Birand’dan ogrendikleri meslek ogretileri
olacaktir..
O giderken de, yeni rolunde alistigimiz aksam haberlerini es gececek degildi ya.. 18.29’da
kaybettik M.Ali Birand’i.. Birer rakip olmaktan cok, ebedi dostlarindan Ali
Kirca’nin da dedigi gibi; bugun sadece Kanal D Ana Haber bultenini degil, butun
haber bultenlerini o acti ve yaptigi son haber de kendi vedasi oldu..
Muhabirligi, belgeselleri, kitaplari, o meshur 32. Gun
programi, Galatasarayliligi ve en son da Anchormanligi ile iz birakti bu
dunyada.. Sevgiyle aniyorum kendisini, Birand’in hayat seruveninin 32. Gunu'nde..
Sokaktaki bir Adam, Nils Filmer
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder